Hello-World

Deutsch: Gespräche Mein Leben als Studentin

conversationsDeutsch: Gespräche Mein Leben als Studentin life-then

Oyunun oynanma şekli: Her diyaloğun(konuşmanın) değişik bir başlığı var.

Konuşma her görüntü için ayrı ayrı duyulacaktır. Görüntüler arasında bir duraklama olacak. Duraklama düğmesine basarak durdurabilir, başlat düğmesine basarak yeniden başlatabilirsiniz.

Diyaloğu dinlemeye ek olarak fareyi resim üzerinde dolaştırabilirsiniz. Her nesnenin üzerinde ismi gözükecektir. Tıkladığınız zaman da nasıl telaffuz edildiğini duyabilirsiniz.

Ne öğrendik?: Öğrenciler günlük hayatlarında kullanabilecekleri cümle yapıları öğrenirler. Diyaloglardaki birçok basit cümle duruma göre değiştirilip kullanılabilir.

Aktiviteden en iyi şekilde faydalanmak için: Baştan sona tüm konuşmayı yapın. Duyduğunuz kelimeleri tekrarlayın ve kimin nerede konuştuğuna dikkat edin.

Grup aktiviteleri: İnternet sitesindeki sayfanın bir çıktısını alın. Öğrencilerden konuşmayı aralarında tekrarlamalarını isteyin.

Note: Names used in the dialogs are different in each language.
    Deutsch    Turkish 
 Mein Leben als Studentin Benim Öğrencilik Hayatım
 Eine junge Frau vergleicht ihr Leben heute und als sie Studentin war. Genç bir kadın şimdiki yaşamını öğrencilik hayatı ile kıyaslıyor.
 soundAls ich noch an der Unviversität studierte, war mein Leben ganz anders. Ben üniversitede öğrenciyken yaşamım çok farklıydı.
 soundIch wachte nie vor 9:30 morgens auf. Asla sabah 9:30 dan önce uyanmazdım.
 soundIch stand um 10:00 auf, duschte mich und zog mich schnell an. 10'da uyanır, duş alır, çabucak giyinirdim.
 soundIch zog Jeans an und ein T-shirt oder einen Pullover. Pantolon ve üzerine tişört veya kazak giyerdim.
 soundIch hatte fast nie Frühstück. Neredeyse hiç kahvaltı yapmazdım;
 soundIch mochte das Essen in der Cafeteria nicht, Kafeteryadaki yemekler hoşuma gitmezdi,
 soundund außerdem hatte ich keine Zeit. ayrıca vaktim de yoktu.
 soundIch besuchte meine Vorlesungen ohne zu essen, Derse hiçbişey yemeden girerdim,
 soundaber dann aß ich mittags mit meinen Freunden in einem Café . ama sonra öğlende arkadaşlarımla atıştırırdım.
 soundIch verbrachte die Nachmittage mit meinem Freund. Çüleden sonraları da arkadaşlarımla olurdum.
 soundAm Abend sah ich fern und lernte. Geceleri biraz televizyon izler ve ders çalışırdım.
 soundVor Mitternacht ging ich nie ins Bett. Asla gece yarısından önce uyumazdım.
 soundManchmal war es ein oder zwei Uhr morgens. Hatta kimi zamanlar uyumam gece 1 veya 2'yi bulurdu.
 soundObwohl mein Alltag damals viel flexibler war - Günlük programım o zamanlar çok esnekti.
 soundIch stand nicht unter der Tyrannei der Uhr wie jetzt -  Zamanın koşturmacası beni etkilemiyordu.
 soundhatte ich doch viel Druck und viel Stress. şimdi ise büyük bir baskı ve stres altındayım.
 soundEs gab immer so viel zu tun: Her zaman yapılacak çok şey vardı:
 soundso viele Aufgaben, so viele Arbeiten, so viele Bücher zu lesen, so viele Prüfungen. sorumluluklar, okumalar, testler.
 soundManchmal hatte ich zu viel zu arbeiten. Kimi zaman çok çalışmak zorunda kalıyordum.
ComputersoundComputer soundbilgisayar
SchreibblocksoundSchreibblock sounddefter
TischsoundTisch soundmasa
PflanzensoundPflanzen soundbitkiler
JalousiesoundJalousie soundpanjur